İran Kedisi veya diğer ismiyle Fars Kedisi (Persian); sıra dışı bir görünüm, şık bir yele, miskin bir sıfat, pofuduk bir beden, kocaman gözlere ve minik bir ağza sahiptir.
Farklı renk ve desenleri, basık yüzleri ve olumlu karakter özellikleriyle dünyanın en sevilen kedisidir. Neredeyse 30 yıldır liderliği elden bırakmayacak kadar yüksek bir popülariteye sahip olan İran Kedisi en çok sahiplenen safkan kedi ırkıdır. Burnu normal uzunlukta olan Geleneksel (Doll Face) ve küçük kulaklı Show olmak üzere iki farklı türü bulunur. 80 farklı kürk rengiyle gözlenebilse de siyah, gümüş, mavi, gri ve bej en sık rastlanılan renkleridir.
Chinchilla, Himalayan, Honey Bear, Kashmir, Exotic Shorthair, Ragamuffin gibi türlerin atası olan İran Kedisi adını ilk kök saldığı İran – Persia topraklarından alır. Bu nedenle Persian Kedisi ve Fars Kedisi olarak da bilinir.
Tarihi
Mısır hiyerogliflerinde yer alan uzun kürklü kedinin kendisi olduğu rivayet edilir. Kökeni Pers uygarlığına dayanan İran Kedisi Persia – Khorazan (Horasan)‘a kök salmıştır. 1500’lerin sonlarından itibaren Avrupa’da ikamet etmiştir. 1620 yılında İtalya’ya Ankara üzerinden Pietro Della Valle; Fransa’ya Nicholas Peiresc tarafından götürülmüştür. Buradan Büyük Britanya’ya geçirilmiştir. İlk kaydı 1871 yılında olan ırk insanların seçici üretimi sonucu meydana getirilmiştir. Popüler oluşunu İngiliz kraliçe Victoria’ya borçludur. Kendisi sahiplendiği mavi İran kedilerine düşkünlüğü ile bilinir.
Yarışmaların birincisi, şovların yıldızı olmuştur. Pietro’nun el yazılarında Angora ve Persian türleri yer almaktadır. Portekizliler tarafından Hindistan’a getirildiği düşünülür. Standart özellikleri Harrison Weir tarafından 1889’da yayınlanmıştır.
Karakteri
Tüylü pelüş oyuncaklara benzer bu şahane varlık. Dünyalılardan tiksiniyorum bakışı atsa da pamuk yüreğiyle sarar sarmalar sizi. Elbette biraz uzak mesafeden. Asil ve sanat eseri görüntüsünün altında uysal ve tatlı bir ponçik vardır. Sakin, huzurlu ve sessizlerdir. Ancak sevildiği ortamda aile bireylerinin gürültü yapması onu huzursuz etmez.
Sürekli varlığınıza ihtiyaç duymazlar. Kaliteli vakit geçirmek onları daha mutlu kılar. Sahibi evde olmadığında sandalye üzerinde dahi saatlerce kıvrılıp şekerleme yapabilirler. Uzun süre hareketsiz kalabilmesine rağmen oyun oynamayı ve insanlarla iletişim kurmayı severler. Meraklı olmayan karakterleri yaramazlık yapmalarını engeller. Bu nedenle dolap üzerlerinde, raflarda veya tezgahlarda görünmeleri imkansız hale gelir. Favori aktiviteleri sabit kalmak olsa da enteresan oyunlar oynamaya hatta saklambaç gibi oyunları kurmaya bayılırlar.
Dışarı çıkarılmaması önerilen Fars Kedisi özellikle köpeklerden korkuyor. Bu stresi yaşamaması için kendisiyle birlikte bir köpek yetiştirilmemesi öneriliyor. Çünkü yoğun endişe duyup hayata ve sahibine küsmesi muhtemel hale gelebiliyor. Çocuklarla olan etkileşimi sınırlarına duyulan saygıya bağlı gelişiyor. Ancak alışkın olduğu aile bireylerini sahipleniyor ve yabancılara karşı naif davranıyor.
Kimi Fars Kedisi kucağa alınmayı ve aktivite zamanında yerde olmayı sevse de kimileri birkaç karışlık mesafeden sevilmeyi tercih eder. Yoğun ilgi bunaltabilir bu çirkin sevimliyi. Yine de okşanarak uyuyakalmaktan ve sürekli sahibini izleyip peşinde dolaşmaktan zevk alır. Duygusal zekaları çok gelişmiştir, böylece sahibinin hislerini algılayabilir. Hüzün hissettiği bir anda enerji sarfiyatı gerekliliği ne olursa olsun sahibini keyiflendirmek için minik patilerinden gelen her zıpırlığı yapar. Aksi halde ne zaman sevilmek isterse o zaman yaklaşır. Kıymet bilmek lazım!
Yetiştirilme tarzına göre alarm sesiyle sahibini uyandıranlar, anahtar sesini duyup kapıda karşılayanlar vardır. Sizi rahatsız etmeksizin her daim aynı ilgi ve alakayı beklerler. İtaat ve sevecenlikleri güvenleri kazandıktan sonra muhteşem bir seviyeye ulaşır. Yolculuk yapabilir, huzursuz olmadığı gibi huzursuzluk da çıkarmaz. Sepetinde ferah ferah uyuklar.
Bakımı
Kendisini yeni doğmuş bir bebek olarak nitelendirmek gerekir. Sabırlı ve hoşgörülü olmayan, ilgilenmeye zamanı bulunmayan kişiler tarafından sahiplenilmemelidir. Solunum problemleri olan İran Kedisi bakımında özene ihtiyaç duyar. Zira ne kadar ve nasıl yaşayacağı yaşam standardına bağlıdır. Kilosu belirli bir seviyede tutulmalı ve veteriner hekim kontrolleri aksatılmamalıdır.
Adeta bir güzellik abidesi olan kürkü uzun ve sık tüylerle kaplıdır. Tüyleri birbirine dolanır ve asaletini sarsacak şekilde topaklanır. Oldukça yoğun tüy dökümü topaklanmayı hızlandırır. Bu nedenle günde 2-3 kez yumuşak hareketlerle taranmalıdır. Kimi aileler Furminator adı ile bilinen tarağın kullanımı ile tüy dökülmelerinde azalma sağladıklarını ifade etmektedir. Tüy problemine çözüm için vakit ayıramayan kişiler tıraşa başvurmaktadır. Hangi yöntem seçilirse seçilsin İran Kedisi ayda bir kez ıslak yıkanmalıdır. Ayrıca ihtiyaç görüldüğü durumlarda köpük veya kuru şampuan uygulamalarından yararlanılabilir. Topaklanmayı sorun olarak görmeyenler için cildin hava almasını engellediğinden kısa zaman içinde yara oluşumuna ve enfeksiyona neden olacağını belirtmekte fayda vardır.
Tuvaletin ardından zaman zaman temizlenmeyi ret edebilen İran Kedisi dışkı birikimi kaynaklı ciddi enfeksiyonlara maruz kalabilir. Bu nedenle sahibi olarak sizin temizlemeniz gerekebilir. Arındırma işleminde bebe ıslak mendillerden yararlanılabilir. Ancak bebeklerin ve kedilerin vücut pH seviyeleri farklı olduğundan alerjiye neden olmamak adına ılık su ile steril bir bez nemlendirilmelidir. Sertliği tahrişe neden olabildiğinden ıslak mendil, kağıt havlu veya tuvalet kağıdı kullanılması önerilmez.
Gözlerinde oluşan göz yaşı ve akıntı gibi durumlar kabuklaşmaya neden olabilir. Bu nedenle haftada en az 3-4 kez pansuman yapılmalıdır. Bir parça pamuğu ılık suya daldırarak ıslatabilir gözlerini hafifçe silebilirsiniz. Enfeksiyona neden olmamak için silinen pamuk tekrar suya daldırılmamalı ve her iki göz için iki ayrı pamuk kullanılmalıdır.
Beslenme öğün sayısı ve her öğün için verilecek miktarlar veteriner tarafından belirlenmelidir. Yine de az ve sık beslendikleri bilinmelidir. Vitamin ve mineral ihtiva eden besin takviyeleri kullanılmalıdır. Su kabında her an taze su bulundurmalı hatta mümkünse yassı yüzü ve minnak burnu için özel üretilen su kabı edinilmelidir. Boyutlarına göre değişen enerji sarf etme isteği kedi tırmalama tahtası ve çeşitli oyuncaklar ile giderilebilir.
Zekası nedeniyle kolay eğitilebilen Fars Kedisi eğitimden hoşlanmaz. Çok uysal olmasına rağmen bir şeyi yapmak için kendisinin istemesi gerekir. Tuvalet eğitimi vermeniz yeterlidir. Zira kendisi eşyalara zarar vermez, yükseğe zıplayamaz. Ancak balkon veya pencereler için gerekli önlemler alınmalıdır. İstenmeyen bir eylem yaptığında aşina olduğu komutu duyduğu an cayar. Bu komut “hayır!”, “yapma!”, “şşşşt!”, “no!” vs. olabilir.
Ağırlık ve Boyutları
Orta büyük ırk olan İran Kedisi sağlıklı yetişkin boyutları cinsiyetine göre farklılık göstermektedir. Erkek İran Kedisi boyu 24-38 cm, ağırlığı 4-6 kg’dır. Dişi İran Kedisi boyu ise 24-35 cm, ağırlığı 3,2-4 kg’dır. Ayrıca Fars Kedisi Teacup, Toy ve Standart olmak üzere üç farklı boyuta sahiptir. Teacup 3,2 kg altında, Toy 3,2-4 kg aralığında, Standart 4 kg üzerinde ağırlığa sahiptir. Standart boy haricinde enerji gereksinimi hayli yüksektir.
Yatkın Olduğu Hastalıklar
Safkan kedi ırklarında görülen kalp (Hipertrofik Kardiyomiyopati), böbrek (Polikistik Böbrek Hastalığı), diyabet hastalıklarına yatkındırlar. Belirli standartlara sahip olarak üretilmelerinin sonucu tüm hastalıklarını kalıtsal olarak yavrularına aktarmaktadır. Böylece yaşam kalitesini azaltarak acı çekmelerine hatta ölüme yol açmaktadır. Genetik yatkınlıklar hususunda İran Kedisi ilk sırada bulunur.
Kanın pıhtılaşmasını engelleyen Chediak – Higashi Sendromu, görüş kusur ve kayıplarına neden olan kornea sekresyonu, progresif retinal atrofi, idiyopatik yüz dermatiti ve FİP hastalığına genetik olarak yatkındır. Diş eti iltihabı ve zor doğum sık görülür. Ayrıca kısa ve basık burun, içeri eğrilen yüz yapılarından dolayı solunum problemi ile doğar. Hırıltılı soluk ve göz kanalları tıkanıklığı ile kendini gösteren bu problem İran Kedisi cinsinin gözlerinden yaş akmasına neden olur.
Sık Sorulan Sorular
🐱 İran Kedisinin Ömrü Ne Kadar?
Dünyanın en popüler, en sevilen ırkı olan İran Kedisinin ömrünü sahiplenen ailelerin sağladığı yaşam standartları belirliyor. İsveç Hayvan Sağlığı kuruluşuna göre ortalama 12,5 yıl, İngiltere veteriner kliniklerine göre ortalama 14 yıl yaşıyor.
🐱 İran Kedisinin Bakımı Zor Mu?
Bakımı en zor olan kedi cinsidir. Zordan kasıt yapılacak işlemler değildir. Özen ve hassasiyet gösterilmesi gerekir. Sabırlı olunmalı, emek verilmeli ve vakit ayrılmalıdır. Bu nedenle İran Kedisi gerekli bakımı sağlayamayacak kişiler tarafından sahiplenilmemelidir.
🐱 İran Kedisi Çocuklarla Anlaşabilir Mi?
Gelişmiş empati kurma yeteneği ile çocuklara asla zarar vermez. Enerjisi yettiğince oyun oynamaya da elverişlidir aslında. Her ne kadar rahatsız edilmekten, her istenildiğinde ulaşılır olmaktan ve yüksek seslerden hoşlanmasa da tepki göstermez. Buna rağmen İran Kedisi küçük çocuklu ailelerin sıklıkla tercih ettiği bir kedi değildir. Tercih edilmemesinin nedeni çocukların istemli veya istemsizce onu incitmesidir. Bu nedenle çocukların bilinçlendirilmesiyle gelişen duyarlılık sonucu sahiplenilmelidir.
🐱 İran Kedisi Eğitilebilir Mi?
Ortalama bir zekaya sahip olan İran Kedisi kesinlikle eğitilebilirdir. Ancak tuvalet eğitimi oldukça kısa sürer. Ev dışında kalan herhangi bir ortama çıkarılmaları önerilmez. Bu nedenle tasma eğitimi verilmez. Hırçın değildir. Yüksek sesle miyavlamaz. Bu gibi nedenlerden dolayı profesyoneller tarafından verilen eğitimlere ihtiyacınız olmayacaktır.
🐱 İran Kedisi Cinsi Apartmanda Yaşar Mı?
Her kedi bir aileyle yaşamalıdır bizce. Hele ki İran Kedisi için sokakta yaşamak çok mümkün değildir. Bu uysal pofuduk ne yemek bulabilir kendine ne bir yudum su. Bu nedenle mıncıklanabileceği bir aileye, beslenebileceği bir eve, huzurla uyuyabileceği bir yere ihtiyaç duyar. Apartman dairesi de olur bu yer, çiftlik evi de bir otel odası da.
Yorum Yaz